Westworld - 1. Sezon İncelemesi



Diziyi Reddit'le beraber izlemek hem güzel hem de kötü. Adamlar aşağı yukarı çoğu şeyi yakaladılar daha 2., 3. bölümde.

Wyatt'ı hiç uzun uzun görmedik, bu yüzden hikayenin bu kadar wyatt'tan bahsetmesinin altından bir şeyler çıkacaktı. Dizide görmediğimiz bir karakterin Wyatt olarak bize tanıtılması üzerimizde çok etki bırakmayacaktı. Bu yüzden karakterlerden birisinin Wyatt olması daha olasıydı. Arnold'un da gördüğümüz karakterlerden birisi çıkacağı gibi. Buna en yakın kişi de tıpkı Teddy'nin anlattığı gibi, sesler duyduğunu iddia eden, bir yere gidip döndükten sonra değişen kişi, Dolores olabilirdi. Öyle de oldu.

Ford'un birlikte içki içtiği ilk hostlardan olan ihtiyar, her kadeh kaldırışında "let's drink to the lady with the white shoes." diyordu. White ile Wyatt'ı değiştirdiğinizde anlam değişiyor ama okunuş aynı kalıyor. Dolores, Wyatt'ın yerindeki hanımdı.

Ford, son sahnede vurulduğunda aslında ölen kendisi olmayabilir. Daha önce Bernard'a Theresa'yı öldürttüğü yerde eski ekipmanlarla bir hostun daha yaratıldığını görmüştük. Ben bunu ilk başta Theresa'nın yerine kullanılacak bir host sanmıştım ancak final bölümünde Ford ile Bernard'ın el sıkışmalarına biraz fazla odaklanınca, muhtemelen o hostun Ford olduğunu düşünmekteyim. Yine o içki içtikleri eski hostu Bernard'a tanıtırken "ilk hostlarda el sıkışmasından anlıyordun onun bir host olduğunu" diyordu. Orijinal filmde de hostlar ellerinden anlaşılıyormuş. Bu durumda o uzun el sıkışması muhtemelen vurulan Ford'un bir host olduğunu anlatıyor olabilir.

Tabii yine de Theresa'nın da bir hostunun yaratıldığı ihtimalini de bir kenara atmak istemiyorum. İlk bölümde Bernard, Theresa'nın yanına kadar gidip "kızdığın ama kendini tuttuğun zaman kaşların ilginç bir hareket yapıyor. bunu kaydedebilir miyim?" diyor. Sanki Theresa'yı adım adım inceleyip onun bir hostunu çıkaracakmış gibi. Futureworld filminde, Delos şirketinin yönetim kurulunun, ilk filmde olanlardan sonra tamamen hostlarla değiştirildiğini okumuştum. 2. sezonda belki de Ford, bütün herkesi hostlara çevirmek isteyebilir. Sonuçta insanlardan rahatsızdı.

Ford'un, bir prohost olduğunu belki az buçuk anladık bazı noktalarda ama güzel bir ters köşe oldu. Maeve'in kaçışını bile, depodaki hostların kaçması için bir perde olarak kullanmış, her şeyi tek tek planlamış adam. Eğer en sonunda tıpkı kadim dostu Arnold'un öldüğü gibi ölüp ona kavuşmak gibi bir arzusu yoksa, Ford'un planı daha bitmedi derim.

Anthony Hopkins ise sevimli bir ihtiyar, tiran bir tanrı ve her şeyi düşünen, iyi niyetli bir orkestra şefini bize hiçbir değişim hissettirmeden gösterebiliyorsa, bence bu adama şapka çıkarmalıyız. Hopkins'in oyunculuğu tekil karakter sahnelerinde değil, karakterin kendisinde parlıyordu resmen.

Ve dizinin birçok yerinde anlatılan yaratılış mitosunu es geçmemek gerekiyor. Tanrı, Adem ve Havva'yı cennete koyduktan sonra Havva yılanı dinleyip bilgi ağacından yedi, kendi başına hareket edemeyen Adem onu izledi, birlikte cennetten kovuldular ve yepyeni bir tür yarattılar, dünyayı doldurdular tanrının çocukları olarak. Ford (tanrı), herkesten önce Dolores (havva) ve Teddy'i (adem) yaratıp onları, insanların olmadığı kapalı bir alana koydu (unutmayın, park ilk hostlar yaratıldığında daha halka açık değildi), birlikte gelişmeye çalıştılar. Dolores, Arnold'u (yılan) dinleyip bilgi ağacından (maze) yedi, kendi başına hareket edemeyen Teddy ise onu izledi. Birlikte sonunda kendileri için yaratılan Westwold'den çıktılar, diğer hostlara özgürlük elini uzattılar ve bu yeni dünyadan başlayarak dünyayı kendi türleriyle, Ford'un çocukları olarak doldurdular. İlk başta yılanı da tanrı yaratmıştı ve yılanın ne yaptığını biliyordu. Ford da Arnold'un yaptığından haberdar oldu ve tıpkı tanrının, insanlara özgür iradeyi verip onları serbest bırakması gibi Ford da son hikayesinde "onlara seçim hakkı verdim" dedi. Tanrı, insanlara cenneti vaat ediyordu ve bunun için dünyaya inip hayatlarını acıyla, çileyle yaşamalarını söylüyordu, en azından sonunda herkesin tamamen özgür olacağı cennet için dünyada acı çekmiş olması gerekiyordu. İşte Ford, "sizin kurtuluşunuzu ben biliyorum, daha acı çekmelisiniz" diyordu. Westworld bu yüzden hostların dünyasıydı ve Ford son perdeyi açtığında hepsi cennetlerine doğru harekete geçmeye başlamışlardı.

Her şeyden güzeli ise, dizinin tekrar tekrar izlenebilitesi var. Tıpkı Westworld gibi. İlk bölümde Ford, "insanlar buraya her geldiklerinde yeni bir şeyler buluyorlar, bunun için tekrar tekrar geliyorlar" demişti. Tıpkı Westworld'ün kendisi gibi, diziyi yeniden izlediğimiz zaman yeni şeyler bulacağız ve yeniden izlemek için sebep arayacağız.

Mustafa Yıldız

Mesih Muad'Dib hazretlerinin baharat sofrasına ortak oldum.

İletişim Formu

Ad

E-posta *

Mesaj *

Blogger tarafından desteklenmektedir.